Piano tarihi
Piyano, tuşlu bir çalgı. Tuşlarına basıldığında, sahip
olduğu karmaşık çekiçli mekanizma sayesinde tellere vurarak ses veren
klavyeli çalgı.
Yapım biçimi ile duvar
(konsol) ve kuyruklu (salon / konser / grand) adı verilen çeşitleri
vardır. Piyano kelimesi İtalyanca "Güçlü ve Hafif sesli klavsen
(harpsikord) - gravicembalo col piano e forte" 'den gelir. Pianoforte
olarak adlandırılması da bundandır. Atası, klavsenden en önemli farkı,
tuşa basarken uygulanan kuvvete göre çıkan sesin şiddetinin de aynı
yönde değişken olmasıdır. Piyano çalan kişiye piyanist veya piyano
sanatçısı denir.
İlk tuşu La-0, son tuşu Do-8
olma üzere toplam 88 tuştan oluşur.
Tarihçe
İlk Piyano 1700 lü yıllarda
İtalya - Floransa'da Bartolommeo Cristofori' tarafından yapıldı.
Cristofori'nin en büyük başarısı, piyano'nun temel mekanik sorunu olan,
çekicin tellere vurması anında sesin çekicin etkisi ile sönümlenmemesi
ve çekicin çok çabuk bir şekilde tellerden ayrılarak notanın yeniden
çalınabimesi sorununa bir çözüm üretmesidir. Öldüğü 1732 yılına dek 20
civarında piyano üretti.
Fransız Marius'un bu
çalgıya katkısı, tokmaklı klavseni bulmak oldu. Saksonyalı Silbermann
ise, Schröter' in çekiç sistemini geliştirdi ve Bach'ın da değerli
öğütlerinden yararlanarak, klavyenin tüm ses genişliğinde eşit bir ötüm
elde etmeyi başardı. Augsburg' da org yapımcısı Johann Anderas Stein
(1728-1792) Alman veya Viyana usülü denen mekanizmalı piyanolar meydana
getirdi. 1789'da Stein, ayrıntıları belirtmek için kullanılmakta olan
dizliklerin yerine pedal koydu. Andreas ve torunu Johann Baptist
Streicher (1796-1871), piyanonun yapısını (Beethoven'in arzusu üzerine)
daha sağlamlaştırdı ve ikinci bir otum kapağı ekleyerek daha dolgun bir
ses sağladı. Piyano sanayinin gerçek kurucusu Alman Zumpe' dir,
"kılavuzlu" denen mekanik piyanoyu gerçekleştirdi. İlk düz piyanoyu,
1789' da İrlandalı William Southwell yaptı. Sebastian Erard 1822'de
piyano yapım tekniğini geniş ölçüde etkileyen bir yenilik getirdi (ikili
itme dilleri). Henri Pape, çapraz tel ve keçeli çekici buldu. James
Thom , ekleme demir çatıyı kurdu.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Piyano
mekanizması
Bu çalgı, büyük bestecilerin en yakını olmuştur, dolayısıyla bu
çalgı için verilen bestelerin sayısı ciltler tutar. "Piyanistler, diğer
çalgıları çalanlara nazaran, çıkaracakları sesleri piyano üzerinde
hazır bulurlar" gerekçesiyle, küçük yaştan (altı-on) başlayarak,
öğrenebilecek çalgılardan birisidir.Hatta günümüzde çok daha küçük
yaşlara yönelik piyano eğitimi verilebilmektedir.
Ünlü Piyanist Sigismund Thalberg: "Çalarken, sesleri uzatmayı,
iyi bir ses çıkarmayı ve ses çıkarırken gerekli olan değişiklikleri
yapabilmek için, zorunlu olan ilk şartlardan biri her türlü sertlikten
uzak bulunmaktır. Kolda, elde ve parmaklarda yetenekli bir şarkıcının
sesinde sahip olduğu incelik ve bükülmeler bulunmalıdır" diyor ve şöyle
devam ediyor: "İhmal edemeyeceğimiz bir konu varsa, o da , çalarken
vücudun hareketlerinde büyük bir ölçü olmasının; kolları, elleri büyük
bir sükunetle yönetmenin, piyanoya çok yüksekten vurmamanın, kendi
kendini dinleyebilmenin ve hüküm verebilmenin gerekliliğidir.
Genellikle, parmaklarla fazla çalışılmakta, fakat kafa ile yeter
derecede çalışılmamaktadır."
Piyano
pedallarının kullanılması hakkında, Antoine Marmontel şöyle diyor :
"Pedalları kullanmasına izin verilen öğrencilerin büyük bir kısmı onları
usülleri saymak için kullanırlar veya ayaklarını pedalın üzerine
basarlar ve bir daha çekmezler. Şüphesiz ki, her ikisi de kusur sayılan
bu alışkanlıklara sahip olmamak gerekir. Lavignac ise: "Pedal sanatı
ayağın nasıl konulacağını değil, nasıl çekileceğini bilmektir" diyerek,
gerekli öğüdü vermiştir.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
18 th century broadwood cabinet upright
Piyano, tuşlu bir çalgı. Tuşlarına basıldığında, sahip
olduğu karmaşık çekiçli mekanizma sayesinde tellere vurarak ses veren
klavyeli çalgı.
Yapım biçimi ile duvar
(konsol) ve kuyruklu (salon / konser / grand) adı verilen çeşitleri
vardır. Piyano kelimesi İtalyanca "Güçlü ve Hafif sesli klavsen
(harpsikord) - gravicembalo col piano e forte" 'den gelir. Pianoforte
olarak adlandırılması da bundandır. Atası, klavsenden en önemli farkı,
tuşa basarken uygulanan kuvvete göre çıkan sesin şiddetinin de aynı
yönde değişken olmasıdır. Piyano çalan kişiye piyanist veya piyano
sanatçısı denir.
İlk tuşu La-0, son tuşu Do-8
olma üzere toplam 88 tuştan oluşur.
Tarihçe
İlk Piyano 1700 lü yıllarda
İtalya - Floransa'da Bartolommeo Cristofori' tarafından yapıldı.
Cristofori'nin en büyük başarısı, piyano'nun temel mekanik sorunu olan,
çekicin tellere vurması anında sesin çekicin etkisi ile sönümlenmemesi
ve çekicin çok çabuk bir şekilde tellerden ayrılarak notanın yeniden
çalınabimesi sorununa bir çözüm üretmesidir. Öldüğü 1732 yılına dek 20
civarında piyano üretti.
Fransız Marius'un bu
çalgıya katkısı, tokmaklı klavseni bulmak oldu. Saksonyalı Silbermann
ise, Schröter' in çekiç sistemini geliştirdi ve Bach'ın da değerli
öğütlerinden yararlanarak, klavyenin tüm ses genişliğinde eşit bir ötüm
elde etmeyi başardı. Augsburg' da org yapımcısı Johann Anderas Stein
(1728-1792) Alman veya Viyana usülü denen mekanizmalı piyanolar meydana
getirdi. 1789'da Stein, ayrıntıları belirtmek için kullanılmakta olan
dizliklerin yerine pedal koydu. Andreas ve torunu Johann Baptist
Streicher (1796-1871), piyanonun yapısını (Beethoven'in arzusu üzerine)
daha sağlamlaştırdı ve ikinci bir otum kapağı ekleyerek daha dolgun bir
ses sağladı. Piyano sanayinin gerçek kurucusu Alman Zumpe' dir,
"kılavuzlu" denen mekanik piyanoyu gerçekleştirdi. İlk düz piyanoyu,
1789' da İrlandalı William Southwell yaptı. Sebastian Erard 1822'de
piyano yapım tekniğini geniş ölçüde etkileyen bir yenilik getirdi (ikili
itme dilleri). Henri Pape, çapraz tel ve keçeli çekici buldu. James
Thom , ekleme demir çatıyı kurdu.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Piyano
mekanizması
Bu çalgı, büyük bestecilerin en yakını olmuştur, dolayısıyla bu
çalgı için verilen bestelerin sayısı ciltler tutar. "Piyanistler, diğer
çalgıları çalanlara nazaran, çıkaracakları sesleri piyano üzerinde
hazır bulurlar" gerekçesiyle, küçük yaştan (altı-on) başlayarak,
öğrenebilecek çalgılardan birisidir.Hatta günümüzde çok daha küçük
yaşlara yönelik piyano eğitimi verilebilmektedir.
Ünlü Piyanist Sigismund Thalberg: "Çalarken, sesleri uzatmayı,
iyi bir ses çıkarmayı ve ses çıkarırken gerekli olan değişiklikleri
yapabilmek için, zorunlu olan ilk şartlardan biri her türlü sertlikten
uzak bulunmaktır. Kolda, elde ve parmaklarda yetenekli bir şarkıcının
sesinde sahip olduğu incelik ve bükülmeler bulunmalıdır" diyor ve şöyle
devam ediyor: "İhmal edemeyeceğimiz bir konu varsa, o da , çalarken
vücudun hareketlerinde büyük bir ölçü olmasının; kolları, elleri büyük
bir sükunetle yönetmenin, piyanoya çok yüksekten vurmamanın, kendi
kendini dinleyebilmenin ve hüküm verebilmenin gerekliliğidir.
Genellikle, parmaklarla fazla çalışılmakta, fakat kafa ile yeter
derecede çalışılmamaktadır."
Piyano
pedallarının kullanılması hakkında, Antoine Marmontel şöyle diyor :
"Pedalları kullanmasına izin verilen öğrencilerin büyük bir kısmı onları
usülleri saymak için kullanırlar veya ayaklarını pedalın üzerine
basarlar ve bir daha çekmezler. Şüphesiz ki, her ikisi de kusur sayılan
bu alışkanlıklara sahip olmamak gerekir. Lavignac ise: "Pedal sanatı
ayağın nasıl konulacağını değil, nasıl çekileceğini bilmektir" diyerek,
gerekli öğüdü vermiştir.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
18 th century broadwood cabinet upright
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
broodwood 1839
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
erard 1869
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
collard collard grand piano 1870
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
collard collard grand piano 1870
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
gaveau 1925
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
erard 1854